LİZBON CASCAIS PORTEKİZ 2. NCİ GÜN


 


Lizbon 2. gün sabah erkenden, Belem e gitmek üzere yola çıktık. Bu arada ilk gün akşamında otele girmeden, marketten aldığımız malzemelerle, harika bir kahvaltı yaptık. Otelde bir evde bulunması gereken, her şey olunca, yeyip içip, bulaşık makinasına doldurup. Çok fazla kuyruk beklersiniz, geç giderseniz denilen,  Jeronimos Manastırı nı görmek için , otobüse binerek Belem de indik.

Oraya ulaştığımızda bayağı bir kuyruk vardı, üstelik her biri farklı kuyruklardı. Bileti önceden alan, veya tur ile gelen, bizim gibi yeni bilet alıp girecek olanlar olarak, ayrı sıralar vardı.

Bu manastır, benim gibi taş binalara bayılan biri için inanılmazdı. Burası sadece mimari olarak değil, tarihsel olarak, temsil ettiği  değer açısından da muhteşem bir yapı. 1500’lü yıllarda, Vasco da Gama’nın Hindistan’a yaptığı sefer sonrasında,  inşa edilen bu manastır, Portekiz’in denizaşırı gücünü ve Katolik inancını yücelten sembol bir bina olarak görülüyormuş.

Daha sırada beklerken taş ayrıntıları çekmeye başladım.  Manastıra girdiğinizde ortadaki geniş avlu, yüksek tavan ve yine taşların işleniş şekillerine bayıldım,  sürekli fotoğraf çektim.  Bu arada Vasco da Gama ve şair Luís de Camos’in mezarları da burada bulunmakta imiş.

Manastırdan çıktıktan sonra, karşısında bulunan İmparatorluk Meydanı Bahçesine gittik. Devamında Keşifler Anıtına geldik.

Belem bölgesinde yer alan bu Anıt, Portekiz’li denizcilerin  damga vurduğu Keşifler Çağı’na adanmış bir yapı olarak öne çıkmakta imiş.  1940’ta geçici bir yapı olarak inşa edilen bu anıt, 1960 yılında Portekizli kaşif Henry the Navigator’un ölümünün 500. yılı anısına kalıcı hale getirilmiş.  52 metre yüksekliği olan anıtta, önde Henry the Navigator, arkasında da, o dönemin  bilim insanları, haritacılar ve kaşifleri ile birlikte  toplam 33 figür bulunmakta imiş.

Keşifler Anıtının devamında Belem Kulesine geldik. Ama fotoğraflarda göreceğiniz gibi restore çalışmaları olunca, içini gezme şansımız olmadı.
 
Sonrasında ise nata ları ile meşhur Belem pastanesine geldik. Burada da farklı iki sıra vardı. Alıp çıkacak olanlar, ya da bizim gibi oturarak, yemeyi tercih edenler olarak ve bayağı sıra olunca, önce yakındaki bir restoranda harika bir yemek yeyip, 3 kişi 1 beyaz şarabı götürdük. Sonra tekrar Belem Pastanesine giderek sıraya girip, oturup nata larımızı yedik.

Belem Pastanesi sonrasında, hemen yakında bulunan tren istasyonuna yürüyerek gidip, trene bindik. Kraliyet ailesinin yazlık olarak kullandığı Cascais e gittik. Lizbon gezimizin kesinlikle en güzel noktalarından biri oldu. Okyanus kenarındaki bu kasaba tam yaşanacak yer. 

Uzun yıllar küçük bir balıkçı kasabası olarak varlığını sürdüren kasaba. 1807'de Fransızların istilasına uğramış. Kasabada bulunan 17. yüzyıldan kalma 'Citadela' adlı yapı, General Junot tarafından askeri merkez olarak kullanılmış.  Aynı yapı sonra 1870 yılında Kral I. Luis tarafından yaz konutu olarak kullanılmaya başlayınca, diğer aristokratlar tarafından da tercih edilmeye başlamış ve saray, konak gibi yapıların yapımı birbirini izlemiş.

Tarihsel olarak Cascais, Portekiz kraliyet ailesinin tatil yeri imiş. 1926 yılında kurulan Lisbon-Cascais elektrikli tren hattı, kasaba ekonomisine canlandırıcı etki yapmış. 1939-1946 yıllarında İkinci Dünya Savaşı nedeniyle kasabaya gelen aristokrat, politikacı, aktör ve yazarlar nedeniyle, kasabanın nüfusu 20.000'i geçmiş. Bu dönemde kasabaya gelenler arasında çok önemli isimler varmış  bunlar;  İtalya Kralı Umberto, İtalya Prensesi Joana, Romanya Kralı II. Carol, İspanya Prensi Juan, Windsor Dükü 

Burada özellikle deniz fenerinin hemen arkasında bulunan bir evin fotoğraflarını paylaşıcam. Eminim sizler de çok beğeneceksiniz. Ev gezimizin sonunda bir restoranda yemek yeyip Lizbona otele dönüş yaptık. Ablam ve arkadaşım yorgun olduklarını söyleyince, ben akşam tek başıma, Ticaret Meydanına ve asansörün bulunduğu caddeye gidip, akşam Lizbon sokaklarını görüntüledim. Gelelim 2. gün fotoğraf ve videolara;






























































































































Belem Pastanesi ve önünde kuyruk





Portekiz de İtalyan yemekleri Pizzeria Restoran


yemek sonrası tatlı için Belem Pastanesi

Uzun kuyrukta bekliyoruz




Pastanenin içi


bizimle ilgilenen Hanımefendi den fotoğrafımızı çekmesini isteyince
önce kendi öz çekim yapıp sonra bizi çekti:))






































































































































































































Cascais sonrası tek başıma Ticaret Meydanı




sular yükselmiş














ve işte otelimiz herkese tavsiye ederim




Yorumlar

Popüler Yayınlar