KÜRE DAĞLARI, ÇATAK VE HORMA KANYONU, ILICA ŞELALESİ

 

Mart ayının bir cumartesi günü, Ankara'dan, Artı Yaşam ve küçük bir grupla, önce Safranbolu Kristal cam teras, arkasından Çatak Kanyonu, sonra Pınarbaşı ilçesi Meydanda bulunan Merkez lokantasında yöresel etli ekmek, çorba ile nefis bir öğle yemeği, oradan ayrılıp son istikamet Horma Kanyonuna gittik. Yürüyüşü Ilıca Şelalesinde sonlandırdık. Ilıca Köyünde bizi bekleyen otobüse binip Ankara'ya döndük. Şimdi düşünüyorum da burada blogda geziyi paylaşırken, orada hissettiklerim rüya gibiydi, sanki efsunlu yerlerde dolaştık, tabiat, sisler içindeki dağlar ve her biri sanki bir sanat eseri gibi ağaçlar ve bitki örtüsü ile gördüklerimize yaşadıklarımıza şükrettik.

Ülkemizin her bir köşesi gerçekten çok güzel, bölgede daha görülecek bir çok yer varmış, inşallah Allah izin verirse onları da görme şansına sahip olurum.

Safranboluya hiç uğramadan direk Cam teras a gittik, teras'a giriş için 20 tl bilet parası alıyorlar.  Kanyonun üzerine kurulan cam terasın yüksekliği 80 metre, genişliği ise 11 metre imiş.  75 tona kadar ağırlık taşıyabilen teras, 3 cm kalınlığında 3 adet camdan oluşmakta imiş.

Kristal Cam Teras 400 kişiyi  taşıma kapasitesine sahipmiş ama en fazla 30 kişinin çıkmasına izin veriliyormuş.

Hava kapalı ve hafif yağmurlu olunca kalabalık değildi, manzara tabiki müthişti. Sonradan bir baktık zip-line yapmak mümkün, eğer giderseniz aklınızda bulunsun,

Oradan Çatak Kanyonuna geçtik, kısa bir yürüyüşten sonra cam teras a ulaştık, burada sisle birlikte inanılmaz bir görüntü vardı. Burasının girişi de paralı ama görevli kimse yoktu, hatta girişte galoş kovaları vardı,

Kanyon derinliği yer yer 900 metreye çıkıyormuş, terasın yapıldığı bölümün çay yatağından yüksekliği 450 metre imiş.

15 metresi kanyon boşluğunda olmak üzere toplam 33 metre boyunda ve 10 metre genişliğinde çelik konstrüksiyon cam teras, 250 kişi kapasiteli imiş.

Cam Terastan 7 kilometre uzunluğundaki kanyonun el değmemiş doğasını seyredin, cam terasın yakınındaki ahşap iskeleden yapılmış, terastaki dürbüne para atıp, kanyonu daha yakın seyredebilirsiniz.

Sondan bir önceki durağımız Horma Kanyonu idi. Burası 3000 metrelik ahşap iskelet üzerinde inişli çıkışlı, görsel açıdan aşağıda akan dere, iki dağın arasındaki bitki örtüsü ve her biri sanat eseri gibi ağaçları ile kesinlikle gidip görülesi bir tabiat harikası. Yolun bitişi ise, Ilıca Şelalesi ve hemen onun yanındaki Ilıca köyünde çay molası ile  Ankara'ya dönüşe geçtik.

Bu gezide çok fazla kısa video çektim. Hem fotoğraf hem video fakat bakıyorum da, o güzelliği yine de yansıtamıyorum, fırsat bulursanız sizler de gidip bu güzellikleri kendi gözlerinizle görün.

Fotoğraflara Ankara Safranbolu yolunda mola verdiğimiz yerdeki görüntülerle başlıyorum;

 




















Pınarbaşına geldik burada yemek molası verdik




 burada yemek yeyin tam bir esnaf lokantası

Tanıtım ofisi




Bazı arkadaşlar çekindi üzerinde yürümeye


sisler içinde büyüleyici görüntü













Horma Kanyonu yürüyüş başlangıç noktası
















































































 
 

























 
 







































Ilıca Şelalesi










Ilıca köyünde çay molası

Yorumlar

Popüler Yayınlar