BODRUM

 


                                      

Bodrum da yaşayan arkadaşım ve ailesi sayesinde, orası her zaman evim gibi hissedip konakladığım, hem denizinden, hem de yarımadayı kapsayan bütün güzellikleri görerek gezdiğim bir yer oldu.


Bu sene orada konakladığım zamanda, Kanada'dan kızkardeşi gelince, arkadaşım program yaptı ve konakladığı kısa süre içerisinde ona bir tur programı hazırladı.


Tabiki ilk gittiğimiz yer Bodrum kalesi oldu. Kardeşi ilk defa gördüğü için evet beğendi ama orada yıllardır yaşayan arkadaşım ve benim için tam bir hayal kırıklığı oldu. Zira yıllar içinde bir çok kez gidip gezdiğim kale resmen boşaltılmış, bir çok eserin sadece fotoğrafı var, orjinali geçici başka bir müzede, ya da Şövalye odası gibi, daha önce bir çok parçanın sergilendiği odaya giriyorsunuz  resmen şok !!! bomboş bir oda görüyorsunuz. 


Tanrının girmediği yer diye yıllarca tanıtımı yapılan mahzen kapalı. Dışarda olan bir çok eser yeri değişmiş, bu müze böyle olunca Türkiyenin bir çok yerindeki tarihi eserleri ve müzeleri düşünmek bile istemedim. Bu kadar görünür ve korunaklı bir yerde böyle bir durum yaşanması çok düşündürücü.


Önceki yıllarda  nerede ise değerli  parçaların sergilendiği her odada, bir görevli olurdu, bu sene ise kimseyi göremedik. Sanırım bir daha gidersem durum daha da vahim olacak.

İşte Ekim ayının en güzel günlerinde Marinanın oradan yürümeye başlayarak kaleye ulaştık oradan başlayarak  fotoğraflar;

 

 





















Orada bulunan bilgisayarda prenses'in takılarını takmış gibi yapabilirsiniz.))










Boşaltılmış Şövalye odası




Bodrum Barlar Sokağı




















Antik tiyatro açık, giriş serbest



Bodrum'un en güzel görüntüsünün alındığı yer



Geldik işte Gümüşlük






























İşte geldik Turgut Reis'e











Yorumlar

Popüler Yayınlar