ROTTERDAM / HOLLANDA

Gezdiğim şehirlerde kenti en iyi şekilde keşfetmenin yolu, en yüksek tepesine çıkıp, oradan şehre bakmaktır. Ama Hollanda düzlük bir ülke, böyle olunca en yüksek bina ya da kulesini bulmak lazım. Bu merakımı bilen, Tuba, seni bir kuleye götürücem yüksekliği 185 metre, üstelik yukarıda restoranı da var deyince, onun çalışmadığı bir hafta, sonu atladık arabaya, düştük Rotterdam yoluna. Evden çıktık 45 dakika sonra, şehrin dışında, ücretsiz bir park yerine ulaştık.

Arabayı park edip, metro ile merkeze indik. Rotterdam merkez istasyonundan çıkınca, bir şaşkınlık yaşadım. Amsterdam gibi, tarihi bir şehir beklerken, modern mimarinin en güzel örneklerini taşıyan bir şehir ile karşılaştım.

Eve döndüğümüzde internette yaptığım arastırmada 2. ci Dünya savaşında, tamamen yıkıldığını ve şehri yeni baştan inşa ettiklerini oğrendim. Ve her bir, yeni binanın bir hikayesi olduğunu, en çok beğendigimiz kübik evler mesela, tek olarak bir ağacı, bütün olarak bir ormanı tasvir ediyormuş, bakar mısınız, bu size bir şiiri hatirlatti değil mi? Bana da:))

Fakat şansımıza şehri geziyoruz ama binaların 4 üncü kattan sonrasını göremiyoruz:)) şehir yoğun bir sis içinde, uzaktan da olsa kuleyi görmek ne mümkün, böyle olunca, önce şehri gezelim, sis açılırsa kuleye gideriz dedik, evet sehir turumuza baslayabiliriz:))

Tuba ile birlikte sabah erkenden yola çıktık

Rotterdam dışında, arabayı buraya park edip metroya bindik

Amsterdam tren garından sonra Rotterdam merkez istasyonu, tabiki cok beğendim, 

sanki bir uzay istasyonu gibi

bu bina Markthal Pazar yeri imiş, içine girmedik internette bakabilirsiniz 

inanılmaz bir bina, altı açık pazar yeri, sanki uçak hangarı

 ve üstte insanlar oturuyor, arkası da aynı şekilde

Markthal pazar yerinin önden görünümü, bu evlerde nasıl yaşanır

ve en meşhur kübik evlere geldik

köprünün altında sanki kafam değecek

yolun ortasında erkekler tuvaleti !!

açılır kapanır köprüler

üzerinde helikopteri olan bir yat 

köprü apartman evinizin altından arabalar geçiyor

bu evleri çok beğendim Lego gibi

sanki katlanmış dergi

şehrin simgesi Erasmus köprüsü sisler içinde

nehirde büyüyen ağaçlar nasıl fikir ama

içinden çöp mü atıyorlar yoksa kaydırak mı oynuyolar:)) sanki o direk olmasa devrilecek!!

yeşillikler içinde bir otopark

çocuklar için özel kaydırak parkı

aralık ayında vakitsiz açan çiçekler

sonunda kuleye geldik

tepeye çıkmanın bir anlamı yok

kulenin yanındaki parkı gezip eve dönüş yoluna gidiyoruz