İĞNEADA LONGOZ ORMANLARI VE KIYIKÖY





Birkaç yıl önce İstanbul dan İğneada otobüsüne binip, hep görmeyi istediğim Longoz Ormanlarında yürüyüş yapmıştım. Fakat tek başına olunca ve mevsim dolayısı ile ormana giden yolda su birikintisi ile karşılaşınca, bir kayıkçı ile anlaşmış beni oluşan göletten karşıya geçirmesini istemiş ve deniz kenarından Longoz ormanına girip yürüyüş yapmıştım. Ama tek başına olunca ormanda yolumu kaybedersem, hava karardığında problem olur ve kayıkçıyı tekrar gelip beni almasını söylemek için ararsam, işi çıkarsa diye yürüyüşümü kısa tutmuş ve sahilden yine bitmiş bir vaziyette, ayakkabılarımı çıkarıp deniz kabukları toplayarak geri dönmüş ve buraya tek gelinmez, grupla gelmek lazım diye düşünmüştüm.


Trekking gezilerine katıldığım İNKA Trekking Adem beyin, İğneada ve Longoz Ormanları Turu mesajını görünce, hemen çocukluk arkadaşımla kayıt yaptırdık ve bir akşam üstü Ankara dan hareket ederek, İğneadaya ulaştık. Yıllar içinde nerede ise hiç değişmemiş, sadece meydanda bulunan Atatürk büstü değişmiş, boydan kalpaklı heykeli konmuş ve arkasına İğneada Yazısı konmuş. Neden bilmem böyle güzel tabiata sahip kasabada binalar sevimsiz, tabelalar çok büyük, yarım kalmış inşaatlar, görsel hiç bir güzellik yok ki, ben fotoğraf çekmeye doyamam,  en ince ayrıntıları bile fotoğraflamak isterim, ama maalesef burası ile ilgili merkezde fotoğraf çok çekmedim


Sabah merkezdeki otelimize giriş yaptıktan sonra kahvaltı edip yürüyerek kanolara bineceğimiz alana yürüdük. Mert gölünde kano ya binilecek ve safari yapılacaktı.   Kano için fiyat 600 Tl idi, neden bu kadar yüksek deyince, ucuz zam gelecek, bu eski fiyat dediler. Kano ile ilgili kısa bir eğitim verdiler sonrasında bir grup  kanolara bindik. Fakat bindikten sonra o basit gözüken kanonun, 2 kişi olunca, idare etmenin ne kadar zor olduğunu gördük. Bir kaç kere olduğumuz yerde dönüp, bir kaç kere sazlara saplanıp, düşmeden gruptaki diğer kişilerle gölün derinliklerine gidemeden artık bitişe yakın, kanoya hakim olmayı başardık. Safariyi ise pahalı bulunca yapmadık. Yeme içme fiyatlar da çok ucuz değil, aklınızda bulunsun. Dönüşte merkezde bir aile restoranında, ekmek arası balık ve midye tava yedik.  Sonra otobüsle Beğendik köyüne hareket ettik. Deniz kenarına inip sahilde görüntü alıp, güneşin batışına doğru orada bulunan deniz fenerine gittik.


Akşam otelde konaklayıp ertesi gün otobüsle, Longoz ormanının içine giderek orada 10 km lik yürüyüşümüzü yaptık 2 göl gördük. Sinekler başta rahat vermese de güneşin girmediği alanlarda yürümek ve göller nilüferler ile çok güzeldi. Fakat sahile çıkınca güneşin altında yürümek Temmuz ayında zor oldu. Deniz dalgalıydı. o nedenle girmedik. Otele gittiğimizde üzerimizi değiştirip, sahile inip orada meydanın arkasındaki sahilde denize girdik. Dalgalı olunca çok açılmadık, Akşamda meydandaki pizzacı da vejeteryan pizza yeyip otele döndük.


3. gün sabah erkenden yola çıkıp Kıyıköy e hareket ettik, fakat otobüs yolda arızalandı Vize ilçesinden tamirci beklenirken Dayko diye bir kamp alanında bekledik. İyi ki burada arızalandı ve durduk, burayı gördük dedik. Tamirden sonra Kıyıköy e geç gidince balık yeme fırsatını kaçırdık. Yukardan görüntü alıp Papuç Deresine doğru yola devam ettik. Buraya bayıldık, önce Aya Nikola Manastırını gezdik. Oradan köprünün karşısından teknelere binip derede gezinti yaptık, İnanılmazdı. Cennetten bir köşe gibiydi.  

Tekne gezintisi sonrasında dönüş yoluna geçtik ve ancak sabaha karşı Ankara'ya dönebildik. Gelelim fotoğraf ve videolara;

 



Mert Gölünde kano yapmaya geldik




Beğendik Köyü Sahile geldik



İnka Trekking  grup fotoğrafı













Güneşin batışı için fenere geldik






İlk akşam sahildeki otelin İskelesinin ışıkları




Otobüsle Longoz Ormanının içine gidiyoruz



Yürüyüşün başlangıç noktası

















































Otobüs arıza yaptı burada Tamirci bekledik









Papuç Deresi yakınında Aya Nikola Manastırı













































































Yorumlar

Popüler Yayınlar